31 Mayıs 2011 Salı

Fazlasıyla Gereksiz/kendime şiir


Kaypak  yalnızlığım üstüme düşüyor  iyice
bunalıyorum oysa fazla ilgiden


Biraz tafra yapsak da
sanırım seviyoruz hepimiz melankoliyi
mazoşistsen biraz da eğer değme keyfine

Ismarlama hayatlar değil ya bizim ki
güneşi gördüysen sorun yok!

Üstüne nefes de alıyorsan
yeter


Kahırlı da olsa iyi
Kıyılardan yürü 
Sessizce


Yetiyor ya eğreti gülümsemeler,
hayata kondurduğun solgun bir gül.

Çocuk seslerini öldüren
katil kloksanları
takmıyorsan


Yaşa!?
yaşabildiğin
her sevinci


Bütün tripler hakkın zaten senin
bencil olmalı ya insan
sen neden olmayasın

bin bir sebebin varken üstelik
omzuna düşmüşken kır saçların
kim için, ne için beyazlamış
ne önemi var


Geç mi kalıyorsun
hala yetişemediğini tutmaya
bırak  olduğu yerde kalsın


hayata katamadığın yılları düşün dostum
yıllara hayat kat artık,
kendini düşün!?




‘’tekrarlayan cümleler kuruyoruz
sebebi nedir bilmiyorum,
tekrarından mı ibaret yaşamak yoksa…
ah yaşamak, çılgın şaka!
hangimiz tebessüm ediyoruz bu asûde oyunda?
hangimiz kederin ellerini bırakıp …’’


 mys/11




Ruhuna kuş uçtu yarınların
Yağlı urganlar bağlarken geceye...

Dallarına bahar konmuş yalnızlığın
Müjdeliyor yeniden doğuş senfonisini


Havasına da suyuna da alışıyorsun yaşadığın şehrin
Aslında hiç buralı değilken...


Ne garip,
burası olmayan her yer yabancı oysa!


Korkusuzca girdiğin her savaşın galibi oluyorsun
Neydi omuzlarını düşüren zafer sarhoşluğunda?


Kendine galibiyetin yetmeli
Hayata rağmen...


Çok serin sular yürümeli hüznün kıyılarından
Ancak dinebilsin hasretin ateşi...



Keyfine diyecek yok  nasıl olsa ayrılığın
Sen kül gibi savrulurken bahtına

Seyrine dalma düşlerin
Dikkat et uçmasın


Gönül ufkuna
hayallerin!...


mys/11


29 Mayıs 2011 Pazar

Kanaat/hafif arabesk..



Talibi değilim ama
hadi olsun bakalım biraz efkar

Şöyle inceden dokunsun gönül teline
En hüzzam besteyi çalsın

Hafif bulutlu gökyüzü
iyi duruyor hem üzerimde

Çiy taneleri geceden miras
bahar değmiş gözlerine yakışan gibi
Gece benim olsun, en güzel günler senin

Hû' de, 
geç kahırların üstünden

Altını çizdiğin her hüzün mısrasını,
tebessümle okuyacaksın nasıl olsa

sonra ne olacak(?) diye
sakın kendini yorma

Geleni yaşama mecburiyeti var bizde
gideni tutma içinde

Acıya bedel(!)
mutluluklar
çıkar mutlaka...

nsn/11

28 Mayıs 2011 Cumartesi

Yenilenen...


Taze umutlar kelepire düştü bayım,
tükenmeden alın...

Diyordu,
hafif olmayan bir ses tonuyla
yarı utangaç genç bayan

Özenle dizerken gönül tezgahına
peşi sıra yeni heyecanlarını
ardından hayra yorduğu bütün rüyalarını

Çekinmeyin,
bakmayın lütfen öyle alaza çalan gözlerle
diyordu...

Her neyse,
anlamsız her şey...

Bütün bunlar neyin nesi?
neyin nesi bu karışık düzen...

Sevgilim!
gel hadi,
severek aldatalım birbirimizi!..

bak,
eli yüzü düzgün tek sevda bizimki...

nsn/11

Müşkülpesend...



Ah güzel evladım derdi annem

Martıların peşine düştüğümü bilseydi eğer

Hangisi daha evladır bilmiyorum bense

Uçurum mu! yoksa yar bahçesi?

Derken düşlerime su serpti yalnızlığım

Kar gördüm hem de

Tir tir titrerken buz kesen gecede

Alev alev yanan bir güne uyandım

Hayret!

yüreğimi hissediyordum

Oysa tipiye tutmuştu gece

Boşver…

Umursamıyorum bende zaten

Çoktandır deniz görmüşlüğümde yok üstelik

Kıyısız bir şehir nede olsa nefes aldığımız

Habire telaşlı insanlar

Herkes yağmura şemsiye açıyor

Kaçıyor ahmakıslatan da olsa

Rahmete şemsiye açılmazdı ya

Neyse…

Sünepe yığınların içindeyiz

Ellerimizde afişler

Kınından sıyrılmayan cesaretimizle buradayız!

Korkuları kuyu diplerine gömdükten sonra

Akıllıca geçtik köprülerden

Şimdi,

Rüyalarını süsle sen

Gül zarın has gülleriyle

Bekle gelecek/güzel günler…

Ve bir dua gönder

incinen

yüreğim,

çekilen

ah’ lar

için…


mrt/11

Yeni Çekilmiş Acılar Yumağı!..



yeni çekilmiş acılar yumağı
yüzüne astığın fotoğraf
hayattan  hevesini almış ihtiyar bir çocuksun sen
yaşayamadığın sevinçlerin bedelini ödetiyorsun güneşe şimdi
biriken heyecanları uçurtmalara astın çoktandır

…..

Sen belki de hiç yaşamadığın mutluluğun peşinde şimdi
düşe kalka gidiyorsun, yürümeyi yeni öğrenen çocuk gibi

…..

bu kadar laf belki fazla sana
belki kızıyorsundur da
kendimle konuşuyorum 
bakma sen bana

…..

neyi yaşayamadıysa onu yazarmış şairler
ben çıraklığın güdümüyle
birikenlerin zaptını tutuyorum sadece

…..

budala hüzünleri bırakalı çok oldu bak
mutluluk senaryoları geldi önüme
şimdi yeni/den gül/üş provalarındayım

………

kelimeleri yutmuyorum  artık
yazarak konuşmayı seçtim çünkü çoktandır …
çünkü bıraktığın yerde kaldı kekeme gülüşlerim
gittiğinden beri konuşmayı yeni sökmüş bir çocuk gibiyim…
sen

çıkıyor
dil/imden
bütün
kelimelerim

ock/11

Kendinizi dünyadan aşağıya atın bayım!





Kendinizi dünyadan aşağıya atın bayım,
korkmayın ahiretin içine düşeceksiniz!

.....


Kalender bir gökyüzü gövdemin üstünde asılı hala
Göveren yalnızlığımızdır diyorum
yağmuru ağartan gök!..



Gün batımlarını getirin, size aydınlığı vereyim!..


Çünkü;
ağaran her günün ardından koca bir öfke yerleşir göğsüme

koyu bir gölgenin artığıyım
bilin bunu..

Hayır,
gelmeyen neyse  oyum ben!..

Atlılar gelecek atlılar
Kara bahtın aydınlık çocukları
Pazubentlerinde sevda..
Onlar kıracak zincirlerini esaretin
Yüzünü ağartacak yarınların..



Siz orda,
durduğunuz yerde kalın bayım!..

 
Toz yutun,
yüzünüzü yıkayın,
yaralarınıza merhem sürün!

medeniyet güneşinizin ardından gidin
çağdaş ruhlarınıza aryalar dinletin

önce okula gönderin kızları
sonra haydi dışarı deyin!..

Siz her başı takkeliyi hoca
her sakallıyı şeriat belleyin..

Ne de olsa biz sizi biliriz!
siz de bizi!
değil mi..

....
Rabbim,hepimize biraz inşirah
ve
merhamet biraz..

hani
kelebeğin kanadına
üflediğinden…!

....


ock/11